SİTE: Ana Sayfa Doğal Sağlık Alternatif Tıp - H. Oğuzhan Söylemez Probiyotik Yoğurtlar
  • Increase font size
  • Default font size
  • Decrease font size
Arama

Hamileler Kulübü

Probiyotik Yoğurtlar

Sindirim isteminde alkol, stres, dengesiz ve yetersiz beslenme, diyet ve diğer sebeplerden sorunu olan insanlar uzun süredir mucizevi bir ürün bekliyordu.

Böyle bir ürünün çok satması sürpriz olmayacaktı ve öyle de oldu. Ancak yaşam düzeninizi değiştirmeden hiçbir mucizevi ürün yoktur ki sizi kurtarsın ve tarih boyunca da olmamıştır.

İnsanın bağırsaklarındaki kiracıları

(bakteriler, mikroplar, mantarlar) modern bilimin daha henüz çözemediği gizemlerden birisidir. Her insanda sayıları ve çeşitleri farklıdır, karışımları da öyle.

Milyarlarca yabancı organizma simbiyoz içinde, yani bizden beslenebilirler ama bize de ihtiyacımız olan bazı ürünlerini vermek kaydıyla (vitamin K gibi) , bizimle beraber yaşamaktadırlar. Aynı zamanda ilginçtir ki yabancı bakteri ve mikropların öldürülmesinde en ön sırada yer alırlar. Yani bizi savunurlar.

Ama kendini tanrı gibi hisseden insanoğlu bu dengeli sistemi de etkilemeye ve yönlendirmeye çalışmak istemektedir. Bağırsaklarımıza kendi istediğimiz türleri yerleştirmek ile ilgili sayısız deney vardır. Ama her defasında olumsuz sonuç vermiştir. Var olan misafirlerimiz başka türleri istememektedir ve yok etmektedirler. O yüzden Prof. Michael Teuber (Zürih teknik fakültesi - İsviçre) sağlıklı bir insanın bağırsak sistemini yönlendirmemiz hiçbir zaman mümkün olmayabilir demektedir. Ancak gıda sektörü bu gibi açıklamaları kabul etmemektedir tabii ki.

Yeteri kadar çok ve düzenli probiyotik yoğurt yerseniz içindeki bakterileri ve onları besleyecek gıdayı da yemiş oluyorsunuz. Yani sorununuzu hayatınızın içinde arayıp çözmektense dışardan başkalarının sizin yerinize sizi iyileştirmelerini kabul ediyorsunuz demektir. Buda her zaman kendi iradesini başkasına teslim eden insanlara ne olduysa size de benzerinin olmasını onaylamanız anlamına gelmektedir.

Fransız araştırmacılar bu gerçeği araştırmışlar ve şu sonucu bulmuşlardır ; Probiyotik yoğurt yendiği zaman içindeki organizmalar bağırsaklara yerleşmekte ve düzenli tüketimde çoğalmaktadırlar. Ancak yoğurdun bırakılması üzerine derhal azalmaktalar ve yok olmaktadırlar. Ancak yoğurtla birlikte verilen bakteri cinsi ne ise, o cins kendine en yakın cinsi yok etmektedir. Yani doğal olarak olması gereken bakterilerimizi. Bunlarda genellikle Bifidobakterilerdir. Yoğurdu bırakınca doğal olarak bifidobakterilerin görevini yapacak bir organizma kalmadığı için sindirim sorunları başlamakta ve devam etmektedir.

Sizde "yoğurdu bıraktım sorunum artarak devam ediyor , ne kadar da iyi geliyormuş meğer" dersiniz. Ve tekrar mucizevî zannettiğiniz probiyotik yoğurdu almaya devam edersiniz. İlginçtir ki her üretici kendi özel bakteri çeşidiyle yoğurdunu üretmekte ve sizin başka bir markayı aldığınızda aynı başarılı sonucu alamamanızı sağlamaktadırlar. Acaba neden ?

Kendi bakterileriniz yoğurdu kullanmamaya devam ederseniz ve dengeli beslenirseniz belli bir süre sonra çoğalacaklar ve ondan kaynaklanan sorunlarınız ortadan kalkacaktır.

Probiyotikler İmmun aktivatörleridir ve bizi iddia edildiği gibi korumazlar. Sadece bizim savunma sistemimizi alarm durumuna sokup bizim kendimizi belli bir süre daha güçlü savunmamızı sağlarlar. Ama aynı etkiyi meditasyonla bile sağlayabilirsiniz.

Peki bu ürünleri genelde savunma sistemi zayıf kişiler tükettiği bir geçektir. Savunma sistemi zayıf kişilerin bağırsaklarından yabancı organizmaların kana ve iç organlara bulaşabileceğinin de bir gerçek olduğunu biliyor muydunuz? Özellikle (üretici açıklamalarına göre) bu yabancı bakterilerin salgı bezlerine yapışabileceğini biliyor muydunuz?

Bu demek oluyor ki, eğer önleyemezseniz, tüm vücudunuzu sarabilecek bir enfeksiyon ile karşı karşıyasınız. (Deutsche Molkerei Zeitung 1997)

O halde o kadar da sağlıklı bir ürün olup olmadığını satın alırken bir daha düşünün. Başka bir gerçeği daha hatırlatayım. Mide asidinde bu bakterilerin ölmesi ve bundan dolayı dozun yeteri kadar yüksek olması gerektiği gerçeği ! Yani 1 mililitre yoğurtta 1 milyon organizma olmalı ki bağırsaklara yeteri kadar canlı organizma ulaşabilsin.

Bunun için İsviçre de yapılan bir araştırmaya göre 6 probiyotik markanın ;
• 2 sinde hiç bakteri olmadığı
• diğer 4 de ancak 10000 bakteri olduğu görülmüştür. (J.C. Brunner Dessertation ETH 1992)

Bir genç bilim öğrencisinin de aklına takılmış olması gerek ki aynı sonuca oda rastlamış. 2 probiyotik yoğurdun sadece birinde yeteri kadar bakteri olduğunu ispatlamış. (Jugend Forscht 2000)

Peki neden yeteri kadar bakteri yok. Çünkü yoğurdun içindeki bakteriler (özellikle de domuz) dışkılardan ve vajinal sıvılardan alınarak çoğaltılmakta. Yani sıcak ve nemli ortamı sevmektedirler. Buzdolabında günlerce saklanması için yaratılmamışlardır. Marketten alırken orada günlerce soğuk yoğurt içinde kalmaktadırlar. Sonrada bizim dolabımızda yaşam savaşı vermektedirler.

Lütfen bizlere sunulan her ürünü sorgulamadan kabul etmeyelim. Okuyalım ve araştıralım. Sindirim sorununuzu yaratan etkenleri ortadan kaldırmadan hemen dışardan mucizevi ürünlere saldırmayınız. Bu sadece bazı insanları daha da zengin eder.

Fizyoterapist Oğuzhan Söylemez